Polen

Staaten der EU

Polonya

1. Topografya 1.1 Avrupa’daki konumu Polonya Cumhuriyeti - Polonyaca'da Rzeczpospolita Polska - Orta Avrupa’nın kuzeyinde bulunmaktadır,. Polonya kuzeyinde Baltık Denizinin bir kısmına sahiptir ve kuzey batısında Rus ekslavı olan Kaliningrad ve Lituanya ile sınırı vardır. Doğudaki komşuları Beyaz Rusya ve Ukrayna’dır, güneyde ise Slovakya ve Çekoslovakya ile sınırları vardır. Polonya’nın batısında Almanya sınırı bulunmaktadır. Polonya’nın yüzölçümü 312.685 km² olup nüfusu 38 milyondur. Böylece Polonya neredeyse Almanya kadar büyüktür, fakat nüfusu sadece onun yarısı kadardır. Toplumun yüzde 99’u Polonyalıdır, geri kalan bölümü Alman, Beyaz Rus ve Ukraynalılardır. Yurt dışında yaşayan Polonyalıların sayısı 20 milyon olarak tahmin edilmektedir. Polonya 1 Mayıs 2004’ten beri Avrupa Birliği’ne üyedir. 1.2 Doğa alanı ve İklim Polonya beş coğrafi alandan oluşur: - Kuzeybatıda Pommern körfezinden Danzig körfezine kadar uzanan Baltık Denizi sahili bulunur - Baltık toprak çıkıntısı, Doğu Avrupa düzlüğünün bir parçası, güneyde ve doğuda Baltık Denizi sahilini çevreler. - Bu tepe sırasının güneyinde Silezya ve Masovya peyzajları vardır. - Güneyde daha ileride, Polonya’nın tüm genişliği üzerinde uzanan Polonya’nın orta dağları bunlar ile birleşir. - Jeolojik açıdan çok çeşitli bir yüksek dağ olan Tatra, Slovak sınırı boyunca uzanır;. Polonya’nın iklimi ılımandır ve doğuya ve güneydoğuya doğru gittikçe daha kıtasaldır. Yazları ılıman ile sıcak arasındadır ve ortalama ısılar 16°- 19°C arasınada olur. Kışlar soğuktur ve kuzeybatıda ortalama 0°C ve güneydoğuda ise ortalama -5°C kadar olur. Yağış tüm yıl boyunca görülür. 1.3 Baltık Denizi kıyıları Polonya’nın Baltık Denizi kıyısı Pommern körfezinden Danzig körfezine kadar uzanır ve 528 km uzunluğundadır. Büyük ölçüde düz ilerleyen kıyı şeridi çisenti, denizden uzak sular ve kumullar ile kesintiye uğrar. Çisenti, dar ve genelde kumlu bir toprak şeridi olup denizin düz bir kısmını açık sulardan ayırır. Doğuda “Frische Nehrung” çisentisi uzanır, 70 km uzunluğunda ve sadece birkaç yüz metre genişliğinde bir kılburun. Bu, “Frisches Haff” denilen birikinti suyunu açık Baltık Denizinden ayırır. Polonya’nın Baltık Denizi kıyısındaki en meşhur kumulu biraz daha batıda, deniz kenarı şehiri Łeba’da [’wɛba] bulabiliriz: Lontzke kumulu (Polonyaca’da Łącka Góra) Pommern Baltık Denizi sahilinde en büyük hareketli kumuldur. Bu Leba Gölü ve Baltık Denizi arasında 17 km uzunluğunda bir çisenti üzerindedir. Kumul 42 metre yüksekliğinde ve yaklaşık 500 metre uzunluğundadır ve baskın olan batı rüzgârları ile yılda 12 metre doğuya doğru ilerler. Bu durumda ormanı ve bataklığı altında bırakır. Beş tane dağ grubu, güneyde ülkenin tüm genişliği üzerinden uzanan, Polonya’nın orta dağlık bölgelerini oluştururlar. Batıda Sudet’ler Çek Cumhuriyeti’ne olan sınırı oluşturur. Bu dağların en yüksek noktası 1602 metre yüksekliğindeki Schneekoppe’dir – Polonyaca’da Śnieżka. Çek Cumhuriyeti’nin en yüksek dağıdır ve sınır onun üzerinden Polonya’ya uzanır. Sudet’lerin doğusunda, güney Polonya’nın merkezinde, “Krakov-Tschenstochau Jura” dağları ve “Heiligkreuz” dağları – Polonyaca’da Góry Świętokrzyskie – buna katılırlar. Bu dağlar Polonya ve Avrupa’nın en eskileridir. Beskid’ler ve Orman Karpat’ları – Doğu Karpat’ların kuzey kısmı – Polonya’nın güneydoğusunda Slovakya ve Ukrayna sınır bölgelerinde yükselir. Bu ıssız dağlarda hala birçok geleneksel adetler bulabiliriz. Beskid’lerin güneyindeki Tatra, Slovakya ile sınırı oluşturur. Yüksek Tatra bir yüksek dağlık bölgesidir. Aynı zamanda burada 2499 m yüksekliği ile Polonya’nın en yüksek dağı bulunmaktadır: Rysy, almancası Meeraugspitze. 1.5 Nehir ve Orman peyzajları Polonya’nın en önemli ve 1.047 km uzunluğu ile en uzun nehri Weichsel’dir. Bu nehir yan dereleri ile ülkenin doğu yarısının tümünün drenajını sağlar. Batı Beskid’de başlar, Krakov şehrinin içinden akar ve başkent Varşova’da Polonya ovasına ulaşır. Danzig’in doğusundaki, Danzig Körfezi’nin çevresindeki Weichsel, Baltık Denizine açılır ve böylece bir nehir çatalağızı oluşturur. Ülkenin dörtte birinden fazlası orman ile kaplıdır. Polonya’da, Avrupa’nın çoğu bölgelerinde artık nesli tükenmiş olan hayvanlar hala yaşamaktadır, örnek olarak balta girmemiş olan Białowieża ve Podlachien ormanlarındaki bizon. Kurtlar ve vaşaklar değişik orman bölgelerinde yaşarlar. Mus geyikleri kuzey Polonya’da bulunur. Polonya Avrupa göçmen kuşları için en önemli üreme bölgesidir, özellikle de leyleklerin. Avrupa’ya yazın gelen bütün göçmen kuşların dörtte biri Polonya’da ürer; bu özelikle göl tabakaları ve bataklık bölgelerinde olur. Masur’da insandan çok leyleklerin yaşadığı köyler vardır. Polonya’nın 3.100 km² alanından fazlası 23 tane ulusal park vasıtasıyla korunur. Bu açıdan Polonya Avrupa’da birinci sıradadır. 2. Tarih 2.1 Egemenlik mücadelesi Polonya 10’uncu yüzyılın başında düklük olarak kurulmuştur. Birçok sayıda savaş, ki bunlara İsveç, Osmanlı İmparatorluğu ve Rusya ile olan savaşlar da dahildir, asilzade cumhuriyeti 17’inci ve 18’inci yüzyılda krize sürüklemiştir. Polonya üç ayrı devlete bölünmüştür. 1918’de Birinci Dünya Savaşının sonrasında Polonya egemenliğine tekrar kavuşmuştur. Fakat ülkenin bağımsızlığı fazla uzun sürmemiştir: 31 Ağustos 1939’da Alman SS’leri o zaman Polonya sınırına yakın bir Alman radyo istasyonu olan Gleiwitz’e aldatmaca bir saldırı düzenlemişlerdir. Saldırıda saldırganların Polonyalı olduğu süsü verilmiştir. 1 Eylül 1939 sabah saatlerinde askeri saldırı başlamış ve diğer yerler de dâhil Danzig’deki Westerplatte topa tutulmuştur. Henüz 1940’lı yılların başlangıcında Nasyonal Sosyalistler Polonya’nın çeşitli bölgelerinde birçok toplama kampı kurmaya başlamışlardır. Bunlardan en meşhuru Auschwitz-Birkenau – Krakov’dan yaklaşık 60 km batıda – en büyük Alman imha kampıydı. Buraya Avrupa’nın her yerinden toplam 1,3 milyon insan sürülmüştür. Bu kampta tahmini 1,1 milyon insan öldürülmüştür, ve bunların bir milyonu Yahudilerdi. 1 Ağustos 1944’te Polonya memleket ordusu kaynaklı Varşova isyanı başlamıştır; fakat bu Alman işgalciler tarafından vicdansızca sonlandırılmıştır. Varşova’da bir anıt bunu hatırlatır. 2.2 Doğu Blokta Polonya 1945’te İkinci Dünya Savaşından sonra önceki Polonya devlet bölgesinin sınırları yer değiştirmiştir. Ülke Sovyetler Birliği’nin yetkisi altına girmiş ve Halk Cumhuriyeti olarak onun uydu devleti olmuştur. Polonyalı halk birçok isyanlarla komünist rejime karşı hoşnutsuzluklarını ifade etmiştir. Danzig’teki (Gdańsk) Lenin tersanesinde 14 Ağustos 1980’de grev başlamıştır ve bu esnada Solidarność sendikası kurulmuştur. Bunun başkanı Lech Wałęsa olmuştur. Solidarność’un varlığı ülkede toplumsal bir politik dönüm noktasına gelinmesine ve 1980–1989 arasında da devrimsel olaylara neden olmuştur. Haziran 1989’daki ilk serbest seçimler ile Doğu Bloğunun çözülmesi başlamıştır; Polonya henüz 1999’da NATO’ya katılmış ve 1 Mayıs 2004’te 9 diğer ülke ile birlikte Avrupa Birliği üyesi olmuştur. 3. Ekonomi 3.1 Ana sektör Dönüm noktası olan 1989 yılından sonra Polonya’da büyük ölçüde ekonomik değişiklikler meydana gelmiştir. Bu değişikliklere örnek, demokratik temel düzene ve merkezi kontrollü bir ekonomiden işleyen bir piyasa ekonomisine geçiştir. Günümüzde Polonya’nın ekonomisi sabitlenmiştir ve AB ortalamasının üzerinde olan sürekli bir büyüme oranı kaydetmektedir. Tarımsal ekonomi, Asilzade Cumhuriyeti zamanında ana ekonomi dalıydı ve Polonya, bölünene kadar, Avrupa’nın tahıl hazinesi olarak bilinirdi. İlk bakışta böyle gözükmese de bugünlerde tarım sektörünün anlamı azalmaktadır. İşlenilebilecek tarım alanı yüzde 45’in üzerindedir ve bir sürü bölgede neredeyse ufka kadar ulaşan geniş tarlalar ile karşılaşmak mümkündür. Polonyalı çiftçiler AB’ye girişi desteklemişlerdir ve Avrupa pazarına açılmadan ve AB sübvansiyonlarından dolayı kazanç elde etmektedirler. Devasa tarlalarda genelde tahıl ekilir – özellikle buğday. Miktar 2004’te neredeyse yaklaşık 30 milyon ton olmuştur. 3.2 İkincil ve üçüncül sektör Polonya’nın sanayisi nüfusun yüzde 30’una iş sağlar. Mevcut işletmeler modernize edilmiştir ve artık tüm dünyanın üreticileri ile başarıyla rekabet edebilmektedirler. Aynı zamanda önemli araba üreticileri de gittikçe daha çok sayıda üretim tesisi kurmaktadır: Posen’deki (Poznan) Volkswagen fabrikası şirket grubu için sadece yedek parça değil, taşıtlar da üretir. Gliwice’deki Opel fabrikası Avrupa’nın en modern araba fabrikalarından biridir ve şu anda yaklaşık 2.000 işçi çalıştırmaktadır. Varşova’da başka bir Opel fabrikası daha vardır. Olsztyn’deki Fransız Michelin araba lastiği fabrikasında 4000 kişiden fazla insan çalışmaktadır. Polonya aynı zamanda gemi inşası açısından da tanınan bir ülkedir. Baltık Denizi şehirleri olan Stettin, Danzig ve Gdingen’de dünyanın en büyük tersanelerinin çoğu faal durumdadır ve binlerce eleman çalıştırırlar. Maalesef gemi ihtiyacı son zamanda azalmıştır. Polonya ve Avrupa’nın tersaneleri için en büyük rakipler Uzak Doğudaki gemi yapım tesisleridir. 1989’dan beri Polonya’daki ekonomiye hizmet sektörü hâkimdir ve gayri milli hâsılanın yarısından fazlasını teşkil eder. En büyük hizmet merkezi, finans metropolü ve başkent olan Varşova’dır. Fakat fuar şehri Posen ve güney Polonya metropolleri Krakov ve Breslau da önemli hizmet yerleridir. 4. Turizm 4.1 Görmeye değer yerler Polonya’da turizm canlanma durumundadır. Bir yanda şehirler diğer yanda ise el değmemiş doğa turistler için çok çekicidir. Polonya’da toplam 13 tane UNESCO Dünya Kültürü Yeri bulunmaktadır. Dinlenme ve kaplıca bölgeleri Polonya’nın güneyinde ve kuzeyinde yer almaktadır. Su sporları Baltık Denizinde, göl tabakalarında, bazı dağların nehirlerinde ve baraj göllerinde yapılabilir. Tatry, Beskid ve Sudet dağlık bölgeleri kayakla kayma ve yürüyerek gezme tatillerine davet eder. Zakopane Polonya’nın kış sporu merkezi sayılır ve burada meşhur bir kayakla atlama tesisi vardır. Polonya’nın en güzel ve görmeye değer yerlerinden birisi de Danzig’teki Malbork’ta bulunan, orta çağ mimarisi üsluplu sur yapıtı olan Alman Tarikatının Marien kalesidir. Ülkenin kuzeydoğusunda bulunan, tarihi değer taşıyan ve görmeye değer bir yer de Wolfsschanze’dir. Wolfsschanze, 1940 ile 1944 yılları arasında Alman Silahlı Kuvvetlerinin lider kurmaylarının askeri bir depo merkeziydi ve aynı zamanda Rastenburg’a (bugün Kętrzyn) yakın olup „Führer’in karargâhlarından da birisiydi“. Kalıntıları 1959’dan beri Masur’un bir turizm çekim merkezidir ve burayı yılda yaklaşık 200.000 kişi ziyaret eder. 4.2 Şehirler İkinci Dünya Savaşında tahrip edilen çoğu şehir Polonyalı restorasyon uzmanları tarafından aslına uygun olarak yeniden yapılandırılmıştır. Krakov (Polonyaca’da Kraków [’krakuf]) güney Polonya’da Weichsel nehrinde konumlanmıştır. 750.000 nüfusu ile ülkenin üçüncü en büyük şehridir ve bu bölgenin önemli bir üniversite şehri olmakla beraber aynı zamanda bir sanayi, bilim ve kültür merkezidir. Bu günlerde hala Polonya’nın gizemli başkenti olarak tanımlanır. Krakov, birçok Polonyalı ve uluslararası turistlerin hedefidir. Özelikle görmeye değer bir yer Krakov’un Marien kilisesinin ve Sukiennice kumaş hölünün bulunduğu ana pazardır. Weichsel’in kıyısındaki Wavel tepesinin tahtına, ateş soluyan Wavel Ejderi’nin anıtına sahip devasa Wavel şatosu oturmuştur. Baltık Denizinde, Weichsel’in ağzının batısında liman şehri Danzig vardır (Polonyaca’da Gdańsk). Şehrin 450.000 kişilik bir nüfusu vardır ve Gdingen ve Zoppot ile beraber toplanma alanı Dreistadt’ı oluşturur ve buranın nüfusu da 1.150.00 kişidir. 1945’te Rus ordusu tarafından büyük ölçüde tahrip edilen eski şehir Danzig’in eski şehri eski örneklere göre yeniden yapılandırılmıştır. Hava iyi olduğunda meşhur Uzun Pazar yerliler ve turistler ile dolar. Bugünkü zamanda dahi Danzig kehribarın sanatsal işlemesinin merkezidir. Vinç kapısı, bu vinç işlevi olan şehir kapısı, şehrin bir sembolüdür. Danzig limanı halen Polonya ekonomisi için önemli bir rol oynar. 4.3 Başkent Varşova Varşova (Polonyaca’da Warszawa) başkenttir ve yaklaşık 1,7 milyon nüfusuyla Polonya’nın en büyük şehridir. Şehir Weichsel’de (Wisla) konumlanmıştır, Orta ve Doğu Avrupa’nın en önemli trafik, ekonomi ve ticaret merkezlerinden birisi olmakla beraber büyük ölçüde politik ve kültürel anlam taşır. Varşova’nın eski şehri UNESCO Dünya Kültür Mirası olarak ödüllendirilmiştir. Sigismund sütunu olan büyük üçgen Şato Meydanı, Kral Şatosu ve eski şehrin evlerinin sırası ile çevrelenmiştir. Eski şehrin tarihi ve coğrafi odak noktası görkemli olan pazaryeridir (Rynek) ve bunun ortasında Nehir Kızı Syrenka’nın heykeli bulunmaktadır. Kelimelerim tam anlamıyla Varşova’nın muhteşem bir sembolü de 1952-1955 yıllarında yapılmış olan Kültür ve Bilim Sarayıdır. Bu yapı şekerlemeci mimari stilini geleneksel Polonya mimarisi ile birleştirir ve aynı zamanda New York’taki Empire State Building binasını andırır. 230.68 metre yüksekliği ile Polonya Cumhuriyeti’nin en yüksek binasıdır. Kültür sarayının etrafında modern Varşova birçok gökdelen ve diğer mimari açıdan ilginç yapılarla beraber gökyüzüne doğru büyüyor; örneğin, Altın Teraslar olarak adlandırılan yapı. 5. Altyapı ve Yaşam tarzı 5.1 Altyapı Polonya kuzey Avrupa’dan Güney Avrupa’ya ve batı Avrupa’dan Doğu Avrupa’ya önemli bir transit ülkedir. Tren ağı, Varşova odak noktası olarak düşünülerek yıldız şeklinde uygulanmıştır. Polonya’da karayolu ile otobüs trafiği önemlidir ve bu ufak köyleri de kapsar. Yine karayol ağı da oldukça genişlemiştir, fakat ülkede çok fazla otoban bulunmamaktadır. Polonya’nın en önemli ve en büyük havaalanı Varşova-Frédéric-Chopin havaalanıdır ve bunu Krakov, Katowice ve Danzig havaalanları takip eder. 5.2 Din İkinci Dünya Savaşından beri ve Polonya’nın batıya kaymasından dolayı ülke nüfusunun neredeyse tamamı Katoliktir – bunların yaklaşık yüzde 90’ı Romen Katoliklerdir, yüzde 70’i ise dini aktif şekilde uygular. Polonya’da Papa Johannes Paul II (1920-2005) özel bir saygınlığa sahipti. Kendisi Papa olmadan önce Karol Wojtyła olarak Krakov başpiskoposuydu ve Doğu Bloğunun çöküşünde önemli bir politik rol oynamıştır. Polonya’nın en meşhur hac yeri Częstochowa’dır [tʃɛs̃ tɔˈxɔva] ve burada meşhur siyah Madonna ikonu vardır. Burada, özellikle de geçit törenlerinde, Polonya’daki bir çok gencin dindar Katolikler oldukları görülür. Polonya’nın doğusunda, Ukrayna’nın sınırında, Ortodoks ve Ruten Katolik kilisesinin mensuplarını bulabiliriz, fakat onlar Papayı da ruhani liderleri olarak tanırlar. 5.3 Lisan, Kültür ve Bilim Polonyaca batı Slav dilleri sınıfındandır. Bu dil, Çekçe, Slovakça ve Almanya’nın doğusunda yaşayan azınlıklar tarafından konuşulan Sırpça ile yakından bağlantılıdır. Ulusal ve bölgesel gelenekler özelikle kırsal bölgede sürdürülmeye devam etmektedir. Bunlar çeşitli dinlere, özelikle Romen Katolik dinine, bağlıdırlar. Polonya’nın törelerine bağlı olarak geleneksel müzikler, Mazurka, Polonez ve Polkadır ve yine bunların dansları da gelenekseldir. Frédéric Chopin, Polonya’nın en büyük piyanist ve bestekârlarından birisidir. 19’uncu yüzyıllın ilk yarısında yaşamıştır. Bugünlerde hala birçok balo onun meşhur A-majör polonezi ile açılış yapar. Henryk Sienkiewicz, Polonya’nın en meşhur şairlerinden biridir ve 1905’te Nobel Edebiyat Ödülünü almıştır. Polonya romantizminin temsilcisi Adam Mickiewicz de önemli bir edebiyatçıdır. 1999 eğitim reformundan sonra Polonya’da 18 yaşa kadar okula gitme mecburiyeti getirilmiştir. Aynı zamanda hafta sonu mesleki eğitim de yaygındır. Polonya’da notlama sistemi 6’dan 1’e kadardır. Ülke eskiden beri meşhur bilim adamları ve araştırmacılar açısından zengindir – bunlara iki örnek vermek gerekirse: Doktor Kazimierz Funk vitaminleri keşfeder. Marie Curie-Skłodowska radyolojiyi geliştirir ve yine pek çok diğer şeyle birlikte polonyum ve radyumu da keşfeder. Curie, Nobel Ödülünü alan ilk kadın olmuştur ve iki Nobel ödülü almış olan tek insandır. Bunları fizik ve kimya dalında almıştır. 5.4 Yaşam tarzı, Boş zaman ve Mutfak Avrupa Birliği’ne katılım, ülke için onun ulusal sınırları dışına bakmak açısından yeni fırsatlar doğuruyor. Uluslararası zirvelerdeki yıldızları içeren büyük olaylar özellikle genç Polonyalıları gittikçe daha çok coşturuyor. Boş zamanlarda ve sporda – birçok göllerden ve uzun kumlu deniz kıyılarından dolayı – yelken, surf, dalış, su kayağı, yüzme ve balık tutma gibi su sporları Polonya’da çok revaçtadır. Aynı zamanda Polonya’da satranç oyunu da eski geleneklere bağlıdır. Polonya mutfağının birçok çorbası vardır. Tipik Polonya yemekleri şunlardır: Barszcz – berrak kırmızı pancar çorbası, börekler veya doldurulmuş krepler ile beraber sunulup tastan içilir veya uszka, harfi harfine “kulakçık”, ufak “Tortellini”yi andıran mantılar ile beraber servis edilir. Pierogi – pişirilmiş veya tereyağı ile kızartılmış ve ekşi lahana, beyaz peynir, kaymak, mantar, et, sebze ve meyve gibi değişik içlerle doldurulmuş gözlemeler. Tarihlerinin akışı sürecinde Polonyalılar hep önemli bir Avrupa halkı olmuşlardır. Bugünlerde yükselen ekonomisiyle, peyzajının güzelliği ve çeşitliliğiyle, bilimi ile kültürü, insanlarının gelenekleri ve gelecek için açık görüşleriyle Polonya, Avrupa Birliği’nin en önemli ve değerli üyelerinden birisidir.